Atina’da anarşistlerle komünistlerin kapışması – Yorgo Kırbaki

Yunan parlamentosu kemer sıkma tedbirlerini görüşürken Sintagma Meydanı’nda büyük bir halk protestosu düzenleniyordu. Protestoyu sabote etmek isteyen anarşistlerin karşısına bu kez komünistler çıktı

Perşembe gecesi geç vakit Atina şehir merkezinde dolaşıyorum. Polisin, iki gün üst üste çıkan olaylarda kullandığı kimyasalların kokusu, temizlik işçilerinin grevi nedeniyle üç haftadır toplanmayan ve her köşe başında dağ gibi biriken çöplerin kokusuyla buluşmuş.
Burnu isyan ediyor insanın…
Kaldırım taşları sökülmüş, bu diyarın sembollerinden etekli-çarıklı efsun askerinin, parlamento binası önündeki nöbetçi kulübesi kül olmuş. Mağazaların, bankaların vitrinleri kırılmış. Güzelim şehir ne de çirkin duruyor!
Cazibesini, dişiliğini nasıl da yitirdi Atina…
Gözleri isyan ediyor insanın…
Bu defa her şey çarşamba günü başladı. Parlamentoda, Yunan hükümetinin AB ve IMF ile geçen yıl imzaladığı 110 milyar Euro’luk 1. Kurtarma Paketi’nin 8 milyar Euro’luk altıncı dilimini alabilmek uğruna, ki alamazsa memura, emekliye kasım sonunda maaş ödeyemeyecekti, hazırladığı 6.5 milyar Euro’luk yeni kemer sıkma tedbirleriyle ilgili tasarı görüşülüyordu. Tasarı, bu yıl 28 bin, üç yılda da 100 binden fazla devlet memurunun maaşlarının yarıya indirilerek ‘yedek’e alınmasını da, özel sektörde 750 Euro olan asgari ücretin içine eden toplu iş sözleşmelerinin rafa kaldırılmasını da öngörüyordu.

30 YILDAN BU YANA EN KALABALIK GÖSTERİ

Tam bu sırada, son 20-30 yılın en büyük kalabalığı toplandı parlamentonun da bulunduğu Sintagma Meydanı’nda. Yüz binler protesto etti tasarıyı. Gerçek bir halk direnişi. Ancak, öğleden sonra yaşları 18-25 arası, yüzlerini taktıkları motosiklet kaskları ya da kukuletalarla gizlemiş 300 kadar anarşist çıktı sahneye. Önce polisle çatıştılar. Sonra hem şehir merkezini savaş alanına çevirdiler hem de barışçı protesto gösterisinin dağılmasına sebep oldular.
Tasarı için oylama günüydü perşembe. Gelirleri azalan, buna karşılık daha çok vergi ödemek zorunda bırakılan, yarınları için endişeli, yarınları için ümitsiz yüz binlerce gösterici yine aynı meydanı doldurdu. Yine gerçek bir halk direnişi.
Ancak, anarşistler de oradaydı ve bu kez polis ortada yoktu. Karşılarında protesto gösterisinin denetimini üstlenen Yunan Komünist Partisi’nin sendikal örgütlerinin üyeleri vardı. İlk kez anarşistlerle komünistler birbirine girdi. Taşlar, molotofkokteylleri uçuştu. Ne demekse delikanlılık, bir noktada 20 kişi bir kişiyi, bir başka noktada 15 kişi bir kişiyi dövdü.
Çarşamba mala olmuştu, perşembe cana da oldu. 53 yaşındaki bir inşaat işçisi kaldırıldığı hastanede öldü. İki gündeki yaralı bilançosuysa 40’ın üzerinde.
Beyni isyan ediyor insanın….
Sonuçta ne mi oldu?
Barışçı gösteri yine dağıldı. Tasarı parlamentoda oylandı.

Yorgo Kırbaki – Hürriyet

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Balık ekmek yemekle olmaz, Marmara’nın suyunu için!-Mehveş Evin

Ne yazık ki müsilaj felaketini balık yemek, denize girmek, denizin yüzeyini temiz görmeye indirgemek, bu büyük ekolojik krizi durdurmanın önündeki en büyük engel.

Marmara Denizi’ndeki kirlilik sorununa bir çözüm: Agroekoloji – Bülent Şık

Agroekolojik yöntemler sulardaki nitrat kirliliğini azaltıcı bir sonuç doğurur ve bu da içme suyu kaynaklarının korunması anlamına gelir.

Örgütlü sessizlik – Arat Dink

Zeki Tekiner, dört ay önce başka bir silahlı saldırıdan şans eseri ölümcül bir yara almadan kurtulmuştu. Vali’yi olayın siyasi boyutu olduğuna ikna edememişlerdi. Dostları Nevşehir’den bir süre uzaklaşmasını istediler. O, “Bana Nevşehirliden zarar gelmez” dedi, kaldı. Su, tanıdık akıyor, değil mi?

Marmara Denizi’ndeki müsilaj kirliliğinde kömürlü termik santrallerin etkisi incelenmeli- Pelin Cengiz

İstediğiniz kadar yüzey temizliği yapın, bir yeri temizlerken diğer taraftan atık devam ediyorsa buna temizlik denir mi?

Marmara’nın ölümü: İstanbul kolera salgınına hazır mı – Bülent Şık

Denizdeki müsilajin kolera salgını getirmesi mümkün. Ama her şeye rağmen devam etmekten ziyade durmayı, onarmayı öne çıkarmalıyız. İnsan, bitki, hayvan ve çevre sağlığını bir bütünün birbiriyle ilişkili parçaları olarak görmeye çalışarak çözümler arayacağız.

EN ÇOK OKUNANLAR