21.Altın Koza Film Festivali Ulusal Yarışma bölümünde yer alan Deniz Seviyesi filminin yönetmenliğini iki kadın sinemacı Nisan Dağ ve Esra Saydam üstleniyor. İlk uzun metrajlı filmleri olan Deniz Seviyesi, 33.İstanbul Film Festivalinde de yer almıştı.
Geride Bırakılan Sevgili..
Damla, New York’ta yaşayan başarılı bir iş kadınıdır. Onu seven Amerikalı kocası ve karnındaki 6 aylık bebeğine rağmen Damla’nın aklı hâlâ geçmiştedir, anne olmaya hazır değildir. Çocukluğunu geçirdiği yazlık evi kuzeninin satacağını öğrenince, Damla kocasıyla beraber Ayvalık’a gider. Aklındaki tek şey, 8 sene önce açıklama yapmadan terk ettiği eski dostu ve sevgilisi Burak’la yüzleşmektir, ancak Burak ona kapılarını kapamıştır. Damla’nın kendisi ve geçmişi ile barışabilmesi için, senelerce sakladığı sırrını Burak’a anlatması gerekir. “Deniz Seviyesi, aradaki okyanuslara rağmen geride bırakılamamış bir aşkın öyküsü, geçmiş ve şimdiki zaman arasında sıkışıp kalmış bir kadının iyileşme ve büyüme hikâyesi…
Filmin Künyesi :
Yönetmen: Nisan Dağ, Esra Saydam
Senaryo: Esra Saydam, Nisan Dağ
Müzik: Kyle Woodworth
Süre: 102 Dakika
Oyuncular : Damla Sönmez, Ahmet Rıfat Şungar, Jacob Fishel, Elif Ürse, Hakan Karsak, Sanem Öge,
Neden Tarkovski Olamıyorum
21.Altın Koza Film Festivali Yarışma Filmleri kategorisinde yer alan Neden Tarkovski Olamıyorum/ Why Can’t I Be Tarkovsy adlı yapım öncelikle isminden geçen ünlü rus yönetmen “Tarkovski”nin isminin geçmesi ilgimi çeken ilk nokta oldu. Televizyon dizilerinden ismin duyduğumuz Murat Düzgünoğlu’nun ilk uzun metrajlı filmi olan Neden Tarkovski Olamıyorum/ Why Can’t I Be Tarkovsy konu olarak ülke şartların ve sinema ortamından sanatsal içerikli bir film çekmenin zorluklarını konu alan bir film olarak karşımıza çıkıyor.
“Herkesin Paylaşacağı Ne Çok Fikri Varmış!”
Bu yıl ki Altın Koza Film Festivali Yarışma filmleri arasında konu ve kadro olarak merak uyandıran Neden Tarkovski Olamıyorum/ Why Can’t I Be Tarkovsy filminde başrolü geçen yıl Yozgat Blues filmindeki rolü ile En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ödülüne layık görülen Tansu Biçer yer alıyor. Tanus Biçer’in bir senarist/yönetmeni canlandırdığı film sinema sektöründe işlerin nasıl yürüdüğünü, sanatsal filmleri çekmek konusunda karşılan zorlukları etkili bir dille anlatan bir yapım.Tansu Biçer’in ilk başrol üstlendiği Neden Tarkovski Olamıyorum/ Why Can’t I Be Tarkovsy konusu ve Tansu Biçer’in oyunculuğunun izlenmesi gerektiğini belirtmek gerekir. Tansu Biçer, filmde canlandırdığı Bahadır rolü ile En İyi Erkek Oyuncu ödülüne layık görülebilir.
Senaryo: Mahur Özmen
Oyuncular: Kürşat Alnıaçık , Nazlıcan Tuncalı, Gerçek Sağlar, Can Sipahi , Serap Sağlar, Aytaç Arman, Hakter Balaban, Serdar Kavak
Bahar İstanbul’un bir gecekondu mahallesinde ailesi yaşamakta, güzel sanatların sınavını kazanıp resim bölümünde okumak istemektedir. Babası Neşet’in siyasi kimliği nedeniyle ile aranması üzerine bir gece yarısı evden gizlice ayrılırlar ve yeni ev tutana kadar komşuları Halil’in boya badana işlerini yapıp bitirdiği lüks bir villaya kısa süreliğine gizlice girerler. Villanın sahipleri, çocuklarının hastalığı dolayısıyla, tedavi için yurt dışına çıkmıştır.
Evde kaldıkları ilk gün takvimler 12 Eylül’ü 1980’i gösterirken, ordu tekrar yönetime el koyar. Kapana kısılan aile şimdi daha çaresizdir. Komşuları Prof.Adnan onları evde yakalar; ancak siyasi fikirlerini tahmin ettiği Neşet’i ihbar etmez. Bahar çatı katında, gireceği resim sınavı için çalışmalar yaparken karşı evde oturan Ekin’i gizlice izler.
Neşet, bir yandan ailesine kalacak ev ararken, bir yandan siyasi mücadelesine devam eder; sonunda askerler tarafından yapılan baskında vurulur. Aile ait oldukları yerlere, bu defa daha büyük acılarla döneceklerdir. Acılarla; fakat aynı zamanda resim malzemelerini yanına alarak çıkan Bahar’ın temsil ettiği şekilde, umudu yarınlara taşıyarak.
(Yeşil Gazete)