Hafta SonuKültür-Sanat

Kaldırım Serçesi İstanbul’da: Edith Piaf 100 Yaşında – Jale Karabekir

0

Fransa’nın efsanevi divası Edith Piaf’ın doğumunun 100. yılını kutluyoruz. Bu yazıda Edith Piaf’ın kız kardeşi Simone Berteaut’nun kaleme aldığı “Kaldırım Serçesi: Edith Piaf” adlı kitaptan yola çıkmaya çalışacağım.

piaf kitap kapak1969 yılında yayınlanan bu biyografi 2007 yılında Aydın Emeç’in çevirisiyle Agora Kitaplığı’ndan Türkçe’ye kazandırılmış. Akıcılığı ve roman tadında örgüsüyle Edith Piaf’ın yaşamını çocukluktan beri yanında olan ve belki de Edith Piaf’ın belleği olarak nitelendirebileceğimiz Simone’un (Piaf kız kardeşine Momone der) dünyasından okuyor ve bu iki kız kardeşin hayatına tanıklık ediyoruz sayfalar boyunca…

“Hep erkekleri yüzünden ortaya çıkan kopmalarımıza katlanırdı, ama hayatını birlikte yaşamış gibi öğrenmem gerekirdi.

‘Bilmen gerek, Momone, anladın mı? Sana hemen anlatmalıyım. Sonra bu kadar iyi hatırlayamam. Sen benim belleğimsin. Dikkat et bunun için. Hiç bir şeyi unutma.’

Ben de hiç bir şeyi unutmazdım, çünkü ara sıra, belki aylar sonra sorardı bazı şeyleri.”

Edith ve Simone

Edith ve Simone

Simone Berteaut ve Edith Piaf… Aynı babadan ayrı annelerden iki kardeş, iki dost… Piaf’ın yaşamı, sözleri, şarkıları, aşkları Simone’un sözleriyle canlanıyor, sanki bir roman okuyormuşçasına okuyucuyu sayfalara gömüyor. Kitabı okurken uzun bir süre bu yaşanmışlıkların nasıl bu kadar iyi hatırında kaldığına inanamıyor insan, ama kitabın yarısını bitirdikten sonra anlıyoruz aslında. Edith’in nasıl Simone’a her şeyi aktardığını, onu kendi belleği olarak kullandığını. İşte biz de anca bu şekilde bu biyografinin her kelimesine inanıyor, o kelimelerin büyüsüne kapılıyor, Edith’in acılarını yüreğimizde hissediyoruz.

“Birlikte yaşadığımız hayatın bir uyuşturucu madde kadar güçlü olduğunu anladım; bundan vazgeçmek kolay değildi.”

Edith’in Piaf’a Yolculuğu

Fransa’nın divası Edith Piaf 19 Aralık 1915’te Paris’te doğar. Annesi sokak şarkıcısı, babası da sokak akrobatıdır. Babası “Edith herkes gibi doğmadı” diye aktarır kızının doğumunu. Hastaneye yetişmeye çalışırken “Belleville sokağı 72 numaranın önündeki bir sokak fenerinin dibinde, bir polis pelerini üzerinde dünyaya geldi kızım” diye anlatır. Kaldırımda doğan bu bebeğe kulağa kibar gelecek, herkesin dikkatini çekecek bir isim koyar annesi: Edith! Bu isim 12 Aralık’ta Almanlar tarafından kurşuna dizilen genç bir İngiliz kadın casusun, Edith Cavell’ın anısına seçilir.

edith1

Savaş döneminde annesi tarafından terk edilen Edith, babası da askerde olduğu için çocukluğunu babaannesinin işlettiği genelevde geçirmek zorunda kalır. Üç yıl boyunca gözleri görmeden yaşar. Bir gün mucize eseri Aziz Therese’ye yapılan adaklar sonucu ışığı görür. İlk gördüğü şey ise, piyanonun tuşlarıdır.

“Seslerin biçimleri, yüzleri, hareketleri var. Bir ses insanın avucundaki çizgiler gibidir, kimseninki başkasına benzemez.

(…)

Karanlıkta geçen bu sürenin, bana başkalarından değişik bir duyarlılık kazandırdığını düşünmüşümdür hep. Çok daha sonra, bir şarkıyı işitmek, iyi ‘görmek’ istediğimde gözlerimi kapardım. Şarkıyı ta içimden, bağrımdan, karnımdan koparıp çıkarmak istediğimde, çığlığın çok uzaklardan gelmesi gerektiğinde gözlerimi kapardım.”

Kaldırımda doğan Edith, çocukluğunun büyük bölümünü babasıyla sokaklarda geçirir ve daha sonra sokaklarda şarkı söylemeye başlar. Kendisinden üç yaş küçük kız kardeşi Simone’u annesinin elinden alarak birlikte yaşamaya başlarlar. Kaldırımda doğan bu divanın ilk sahnesi de kaldırımdır. Sokaklarda şarkı söylerken Louise Leplée Edith’i keşfeder. Leplée Edith’in isim babası olacaktır: Doğum ismi olan Édith Giovanna Gassion’dan Edith Piaf’ı (Piaf Fransızca’da serçe anlamına gelir) yaratır. Edith Leplée’yi babası gibi sever, öğütlerini dinler.

“Ünün pek hızlı yayılıyor, ipin ucunu kaçırabilirsin, yalnız kalmaman gerekir. Hâlâ bir çocuksun, safsın, bu meslektekiler kötüdür, çok kötü. Yalnız pençeler ve tırnaklar değil, belden aşağı kalleşçe vurulan yumruklar da vardır.”

piaf460

Ancak Leplee’nin beklenmedik bir şekilde öldürülüşü, Edith’in şöhretine gölge düşürür. Basın ve halk bu cinayetten Edith’i sorumlu tuttukları için, Edith Paris’te ve turnede zorluklar yaşamaya başlar. Edith’i keşfeden ve Piaf ismini veren Leplée’dir, ancak Raymond Asso’nun çalıştırmasıyla Edith, Edith Piaf olacaktır.

“Edith’in gerçekten göz göre göre değiştiğini gördüm. Onu seyretmek bana film seyretmek gibi geliyordu. Eciş bücüş bir tırtılın kelebeğe dönüşmesini gösteriyorlardı sanki filmde, önce yapışık, hafiften oynayan kanat uçları görünür. Bunun ne olduğu pek anlaşılmaz. Sonra büyür, gelişir, açılır ve birden uçmaya hazır hale gelir, ipek gibidir, kadifedendir, başarıya ulaşmıştır.”

Edith, Aşkları ve Marcel Cerdan

New York’ta tanıştığı Dünya Boks Şampiyonu Marcel Cerdan ile büyük bir aşk yaşarlar. Marcel’in evli olmasına rağmen bu aşk büyür. Kitapta bu aşkın neredeyse tüm detaylarına yer verir Simone… Bu aşkın karşı konulamaz bir gücü vardır aşıklar arasında, her türlü güçlüğü, imkansızı yenen bir aşk… Ta ki, Marcel’in Paris-New York uçak kazasında ölmesine kadar… Edith onu uçağa binmeye zorlayan kişi olarak görür kendisini ve yıllarca suçlar… Marcel’in öldüğü gün Versailles’de konserini iptal etmez Edith.

“Versailles tıklım tıklım doluydu. Edith, her zamankinden küçük, her zamankinden yitik, ışık halkasına girdiğinde bütün salon ayağa kalktı ve onu alkışladı.

Bunun üzerine, Edith Şunları söyledi:

‘Hayır ben alkış istemem. Bu gece Marcel Cerdan için söylüyorum. Yalnız onun için.'”

edit ve marcel

Edith ve Marcel

Marcel’in ruhuyla konuştuğuna inandığı üç ayaklı masa onunla her yere birlikte gider. Neredeyse üç yıl boyunca bu masa onun Marcel ile iletişim yoludur. Marcel’in eşi ve çocuklarıyla tanışır, onlarla dost olur. 1949 yılında Marcel için, bestesini Marguerite Monnot’nun yaptığı Hymne à l’amour’un sözlerini yazar:

https://www.youtube.com/watch?v=1gTGmbA40ZQ

Eğer hayat seni benden alırsa,
Eğer ölürsen, benden uzak kalırsan
Beni seviyorsan sorun değil
Çünkü ben de ölürüm
Sonsuzluk bizim olur
Büyük enginliğin maviliğinde
Cennette hiç bir dert kalmaz
Sevgilim inan ki eğer birbirimizi seviyorsak.
Tanrı sevenleri kavuşturur.

Kazalar, Hastalıklar, Şarkılar, Albümler

Büyük aşkı Marcel’in ölümünden sonra şanssızlıklar Edith Piaf’ın peşini bırakmaz. Yaşamı boyunca dört araba kazası geçiren Piaf’ın, kemik kırığı tedavileri sırasında ve ameliyat sonrasında aldığı morfinlere bağımlılığı gelişir.

“Her kazada, her büyük acıda, şarkı söyleyebilmek için Edith’in morfine ihtiyacı vardı. Onu öldüren bir kurtarıcıydı bu!”

1951’den 1963’e kadar, Edith dört otomobil kazası, bir intihar teşebbüsü, dört uyuşturucu madde ve alkol kürü, bir uyku kürü, üç karaciğer koması, bir sinir krizi, iki delilik nöbeti, yedi ameliyat, iki zatürre, bir akciğer ödemi geçirir. Edith Piaf büyük aşkı Marcel Cerdan’ı hiç bir zaman unutamaz, ancak 1962’de kendisinden yirmi yaş küçük Theo Sarapo ile evlenir.

“Görüyorsun ya, Momone; aşkla çok düşüp kalktım, ama bir tek adamı sevdim. O da Marcel Cerdan’dı. Hayatım boyunca da bir tek erkeği bekledim, O da Theo Sarapo’ydu.”

Edith ve Theo

Edith ve Theo

Edith Piaf’ın son galası 25 Eylül 1962 tarihinde Olympia’da gerçekleşecek galasından iki gün önce, En Uzun Gün filminin prömiyeri için Eyfel kulesinin tepesinde şarkı söylemesiyle gerçekleşir.

Yakalandığı karaciğer kanserine yenik düşen Edith Piaf 10 Ekim 1963’te aramızdan ayrılır. Yaşadığı hayat biçiminden ötürü Katolik Kilisesi cenaze merasimi yapmayı reddeder. Onlarca şarkıya hayat veren Piaf’ı, kaldırımda doğan, konservatuarı ve ilk sahnesi kaldırım olan bu “Kaldırım Serçesi”ni on binlerce seveni, hayranı, seyircisi, dinleyicisi Paris sokaklarından yolcu eder.

Yerevan Devlet Gençlik Tiyatrosu’ndan Edith Piaf-Marcel

Edith Piaf'ıEdith Piaf’ın yaşam öyküsü döneminin birçok kadın sanatçısıyla benzerlik gösterir. Clarissa P. Estés “Kurtlarla Koşan Kadınlar: Vahşi Kadın Arketipine Dair Mit ve Öyküler” adlı kitabında Janis Joplin, Edith Piaf, Marilyn Monroe vb. sanatçıların topluma “uymaya çalışma, ölçüsüzleşme, durumama” ve alkol, uyuşturucu gibi bağımlılıklarla mücadele ettiklerine değinir. Cahide Sonku, Afife Jale gibi sanatçılarımızın da bu durumla mücadele ettiklerini biliyoruz. Genel sanat yönetmenliğini yaptığım feminist tiyatro Tiyatro Boyalı Kuş’un 2013 yılında sahneye koyduğu Melek oyunu da benzer bir durumu anlatıyordu. Oyun cumhuriyet döneminin ilk kadın oyuncularından biri olan Melek Kobra’nın hayatından yola çıkarak Rüstem Ertuğ Altınay tarafından yazılmıştı. En büyük aşkı Ferdi Tayfur’a olan özlem ve sitemi, kokain bağımlılığı ve tüberkülozla mücadelesi tiyatro, sinema, operet ve dublaj sanatçısı Melek Kobra’yı 24 yaşında bu hayattan koparmıştı. Tiyatro Boyalı Kuş’un 15. yılını kutladığımız bu yıl, Yerevan Devlet Gençlik Tiyatrosu’nun ‘Edith Piaf-Marcel’ oyunu bu anlamda bizler için de farklı bir önem taşıyor.

Şişli Belediyesi Kent Kültür Merkezi’nde 15 ve 16 Ekim’de sahnelenecek olan ‘Edith Piaf-Marcel’in yönetmeni Hagob Ghazanchyan, Piaf’ı canlandıran ise ödüllü genç oyuncu Mariam Ghazanchyan. ‘Edith Piaf-Marcel’ adlı müzikli oyun, Edith Piaf’ın en büyük aşkı olan Dünya Boks Şampiyonu Marcel Cerdan’ın ölümünden sonra yaşadıklarını konu alıyor. Oyunda Edith Piaf, 1949 yılında bir uçak kazasında hayatını kaybeden Marcel Cerdan’la iletişime geçmek için tinsel ve hayali bir dünya kuruyor. Ve bu tinsel ve hayali dünyada Marcel’e, birer duaya dönüşen şarkılarıyla ulaşıyor. Piaf’ı canlandıran Mariam Ghazanchyan’ın dudaklarından oyun boyunca sadece tek bir kelime süzülüyor: M-A-R-C-E-L!

Efsanevi şarkıcı Edith Piaf’ın 100. yaşını kutlayan ‘Edith Piaf-Marcel’, aynı zamanda Türkiye’de sahnelenecek ilk Ermenistan yapımı oyun olma niteliğini taşıyacak. Mariam Ghazanchyan’ın tek kişilik müzikli performansı, Piaf’ın Fransızca şarkılarıyla Marcel’e olan aşkını ve özlemini anlatacak.

Piaf’tan bir şarkıyla yazımı sonlandırayım: Non, je ne regrette rien…

Kitap: Simone Berteaut, Kaldırım Serçesi: Edith Piaf, Agora Kitaplığı, İstanbul, 2007

Oyun: Yerevan Devlet Gençlik Tiyatrosu, Edith Piaf-Marcel

Reji: Hakob Ghazanchyan

Oynayan: Mariam Ghazanchyan

15 ve 16 Ekim 2015, Saat: 20.30, Şişli Kent Kültür Merkezi

Edith Piaf-Marcel oyununun tanıtım videosu:

Biletler: http://www.mybilet.com/event/18859/edith-piaf-marcel/

* Yazıdaki alıntılar Simone Berteaut’un Kaldırım Serçesi: Edith Piaf kitabındandır.

Yazı: Jale Karabekir

(Yeşil Gazete)

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.