Köşe Yazıları

Kongre'de Başarılar

0

Merhaba

Başlığı, bu yazıyı çok düşündüm, öyle düşündüm ki, ne zaman yazmalı, nasıl yazmalı derken gündemdeki bir çok konuya dair yazamadım, kafam takılıp kalmıştı. Oysa Nükleer Hareket, Kazdağları, TMK Mağduru Çocuklar Yasası derken , üstüne İsrail’de eklenmiş ve gündemin hızına yaşımızın temposu yetmemişti. 7 cephede savaşması gereken Anadolu askeri gibiydik.

O yüzden kısa kısa geçmek gerekirse;

Nükleer Hareketin acilen birleşitrici toparlayıcı biçimde yol alması lazım, her birey her kurum kuruluş önemli, acilen çoğalmanın , biraraya gelmenin çok önemli olduğu bir noktadayız. Eğer bu nükleer yapılırsa şahsen kendimi dünyanın en becerememiş insanı hissedeceğim biliyorum.

Kazdağları maden yasasından sonra tekrar ilgili kurum ve kuruluşlarla biraraya gelerek eyleme devam dedi. Bu da oldukça anlamlı bir karar idi. Kazdağları geçit vermeyecek gibi.

TMK mağduru çocuklar yasası ise başka bahara kaldı gibi, baharlar bitmez ama o çocuklar ne olur, seçim öncesi son bir şah-mat yapılırmı, son ana kadar saklanırmı bekleyip görmek dışında alternatif yok gibi. 23 nisanalrı kutlayan bir ülkede oyuncağı olmayan çocuğun taş atması cezaya kabildir affola.

İsrail için denecek söz yok. Küresel BAK olarak eylemin ilk anından itibaren sürdürdüğümüz bir hat var, Barış için Adalet için.  Ama amalar çoğalıyor. Şiddetten geçen her yolu aykırı buluyoruz . Aslında sol çizgideki hareketler bunu bütünleşik yapabilecekken hala “ben” diyerek eylemler yapmaları da hareketin bütünsel ses vermesini engelliyor, oysa birleşik hareket edildiğinde, pirincin içinde pirinç gibi görünen taşlar ortaya çıkacak ama sol yada sosyalist çizgideki harketler hala uzlaşma kaygısında görünmüyor. Bu da ayrı bir paradoks sanki.

Sözü uzattık, gelelim Yeşil Kongreye, çok fazla kongre gördüm ben. Ailem politkaci doluydu. Ben yılalrdır aktif siyasetn içindeyim. İlk defa gözlemci-vasıfsız bir gözle kongrede olacağım. Babamı,amcamı ayda kendimi görebilmek adına değil. Yeşil bir hareketi görebilmek adına.

Sağın ve solun tüm handikaplarını gördükten sonra, bu kongre beni kesermi kestiremiyorum açıkcası. Öyle ya her türlü çoşkuyu, entrikayı vb şeyleri görmüşüz. Şöyle capcanlı , kavgalı gürültülü bir kongre lazım bize.

Şaka bir yana, Yeşil bir partinin bu ülkede olması gerektiğini baştan beri söyleyenlerdenim.

Hareketin bağımsız olması gerektiğinden de. Tabiki sol partilerin de dıışarı sosyalist partilerle bağı var ama birebir uzantısı gibi olmaması , en azından bu izlenimi vermemesi gerekiyor. Aksi durumda maden aramalarına karşı çıktığında ulusalcı çevreler , tabi yurt dışı istemez gibi absürd bahaneler üretiyorlar. Buna izin vermemek gerekiyor. Tek başına yeşil bir parti bu ülke için yeterlimidir bunu tartışmak gerekir. Sol olması gerekirmi, kanımca gerekmez. Ama ilkeli sağlam bir duruşu olmalıdır. Kürt hareketine ne kadar yakın olmalıdır buna benim cephemden baktığınızda yanıt taraflıdır o yüzden bu konudaki fikrimi saklı tutuyorum. Ama kesinlikle faşist bir duruştan uzak olmalıdır. Nitekim Marks’da ekolojik bir hareketin sosyalist duruş gerektirdiğini ifade eder ama karar Yeşiller Partisinindir.

Ekolojik hareket özelikle geldiğimiz noktada amntar ötesi HES’ler türerken, 1-2 yetmez 4 olsun mantığıyla nükleer yapılmaya çalışırken, ekolojik denge bozulurken sağlam , bütünleştiric bir duruş sergilemeli ve popülist kaygıya kapılmamalıdır. İşte ben tüm mantıkla, ne kadar bütünler ne akdar böyleler mantığı ile izlemeye çalışacam. Eminimki diğerlerinden farklı, skain, umut verici bir kognre izleyeceğim.

Bana yol olan Başta Bilge, Ümit ve Koray  olmak üzere herkese sonsuz teşekkürlerimle. Herşey için. Daima ileriye.

You may also like

Comments

Comments are closed.